Açıklandığı günden itibaren heyecanla beklenen bir Netflix projesiydi Love, Death & Robots. 15 mart tarihi itibariyle yapım Netflix’e eklendi. Love, Death & Robots 18 bölümden ya da diğer bir değişle kısa filmden oluşuyor. En kısası 6 en uzunu ise 17 dakika uzunluğunda bu bölümlerin.
1. Sonnie’s Edge: Yeraltı canavar dövüşlerinin anlatıldığı bir bölüm. Görselliği, konusu ve heyecanı üst düzey. Imdb puanına göre en sevilen ikinci bölüm.
2. Three Robots: Post apokaliptik bir dünya, insan ırkı tamamen yok olmuş durumda. Farklı özellikleri olan üç robot insan ırkını anlamak için bir yolculuğa çıkıyorlar. Projenin en eğlenceli bölümü, her repliği kahkaha garantili. Robotlarımız espri yapmıyorlar, insan ırkını sorguluyorlar ve bize de sözlerine hak vermek düşüyor. Bölümün sürprizi ise kediler.
3. The Witness: Film bir cinayetle açılıyor ve ardından film boyunca yaşanan kovalamacaya tanıklık ediyoruz. Hikayesiyle değil ama görselliğiyle ve finaliyle öne çıkan bir yapım. Teknik olarak rotoskop fazlasıyla ön planda ama karışık teknik kullanılmış.
4. Suits: Çiftliklerini uzaylı yaratıklardan korumaya çalışan bir grup insanın hikayesi. Heyecan dozu yüksek bir yapım. Kullandıkları silahları gören herkesin aklına Matrix Revolutions gelmiştir büyük ihtimalle.
5. Sucker of Souls: Arkeolojik kazı sırasında ruh emen bir yaratıkla karşılaşan ekibin hayatta kalma çabaları. Farklı bir Drakula hikayesi. Kediler yine ana hikayeden rol çalıyorlar.
6. When the Yogurt Took Over: Bilim insanlarının yaptıkları deney esnasında oluşan süper zeki yoğurt bir süre sonra dünyayı yönetmeye başlıyor. Çıkış noktası çok başarılı buna rağmen hikaye tam anlamıyla derinlik kazanamadan hızlı bir şekilde ilerliyor. Love, Death & Robots’un en kısa bölümü. Bu yüzden de eğlencesi de yarım kalmış diyebiliriz.
7. Beyond the Aquila Rift: Rotasından sapan bir uzay gemisinde uyanan mürettebatın durumu anlaması ve kabullenmeye çalışması çabaları anlatılıyor. Bölümleri spoiler vermeden tek cümleyle anlatmaya çalışıyorum ama Beyond the Aquila Rift senaryo olarak çok derin bir yapıya sahip. Zaten projenin de en beğenilen bölümü. Bunda finalde çalan Living in the Shadows’un oluşturduğu etkinin de payı yüksek.
8. Good Hunting: İnsana dönüşebilen canlıları/hayvanları avlayan bir baba oğulun hikayesi olarak başlıyor bölüm. Tüm senaryo dönüşümler üzerine kurulu. İnsana dönüşen canlılar, makineleşen dünya, makinelere bağımlı insanlar. Konunun Hong Kong’ta geçmesi görsel yapının Çin sinema kültüründen, özellikle açılış bölümünde “wuxia”dan etkilenmesine sebep olmuş. Projenin öne çıkan bölümlerinden.
9. The Dump: Çöplüğe dönüşmüş çiftliğinden çıkmayı reddeden yaşlı ve pis bir adamın hikayesi. Imdb’ye göre projenin en düşük puanlı bölümü.
10. Shape-Shifters: Afganistan’da geçen kurt adam hikayesi. 11 eylül saldırılarının ardından Afganistan’a müdahale eden ABD ordusunda yer alan iki kurt adamın hem düşmanla hem de kendilerinden nefret eden askerlerle yaşadıkları mücadele anlatılıyor.
11. Helping Hand: Uzayda mahsur kalan bir kadın astronotun uzay mekiğine dönme çabaları. Sandra Bullock’un oynadığı yedi Oscar kazanan Gravity’yi anımsatan bir bölüm. Helping hand – yardım eli, tam da filmin anlattığı hikayeyi karşılayan bir isim olmuş.
12. Fish Night: Arabaları çölde bozulan iki erkeğin fantastik yolculuğu. Görselliği müthiş, senaryosu zayıf bir bölüm olmuş. En düşük puanlı ikinci bölüm.
13. Lucky 13: Daha önce iki kez kaza yaptığı için uğursuz olduğuna inanılan, tecrübeli pilotların istememesi nedeniyle de çaylaklara kalan bir savaş uçağının uğursuzluktan uğurluluğa evrilişinin hikayesi. Savaş filmlerinden çok Star Wars filmlerinde yer alan uçak sahnelerini anımsatan bir bölüm olmuş.
14. Zima Blue: Zima isimli yaşayan en önemli sanatçının hayatının özünü oluşturan en büyük çalışmasını bir röportaj esnasında anlatması ele alınıyor bölümde. Zima Blue benim en sevdiğim bölüm, projeyi izleyen birçok insandan da aynısını duymuşsunuzdur. Hem bir sanatçının sanatının aşama aşama evrilmesi bu esnada da kendi varlığını sorgulaması müthiş bir şekilde anlatılmış. Sanat seven insanları bir miktar daha fazla etkileyecektir diye düşünüyorum.
15. Blind Spot: Cyborg hırsız çetesinin gerçekleştirdiği soygun. 2000 öncesi Japon animelerini andıran bir bölüm. Beni en az etkileyen bölümlerden biri. Askiyonu zayıf, hikayesi zayıf. Yapılan espriler güldürmekten uzak.
16. Ice Age: Bir çiftimiz yeni bir eve taşınırlar ve buzdolaplarında küçük bir dünya olduğunu keşfederler. Projenin animasyon olmayan tek bölümü. Benim de en az sevdiğim bölüm. Fikir olarak enteresan ama senaryo ve uygulayış başarısız. Projeden çıkarılsa eksikliği hissedilmez.
17. Alternate Histories: Hitler’in başına gelecek farklı olayların dünyayı nasıl etkileyeceğine dair komik olmaya çalışan ama asla güldürmeyen bir bölüm.
18. The Secret War: Kızıl ordu askerlerinin Sibirya ormanlarında şeytani güçlerle savaşı. Zima Blue sonrası düşüşe geçen proje The Secret War sayesinde müthiş bir final yapıyor. Kuvvetli bir senaryoya sahip, çizimlerin en gerçekçi olduğu bölümlerden biri ayrıca.
1983 yılında dünyaya geldi. 2014 yılında “Animasyon Sineması ve Hayvan Karakterleri”, 2017 yılında “İntihar Teorisi” (roman) ve 2020 yılında “Animasyon Sinemasının Yüz Yılı” isimli kitapları yayınlandı. Okumaya, izlemeye ve yazmaya devam ediyor.