Bu hafta vizyona giren Küçük Kurtarıcılar (Der Kleine Medicus) vesilesiyle en iyi 10 Alman animasyon filmini derledik.
10. TARZAN (2013): Maymunlar tarafından yetiştirilen bir çocuğun hikayesi.
9. SEVİMLİ HAYVANLAR/Konferenz der Tiere (2010): Yaşadıkları bölge insanlar tarafından susuz bırakılan bir avuç hayvan, sularını geri kazanabilmek için omuz omuza vererek insanlara karşı mücadele etmeye başlarlar.
8. SEVİMLİ DİNAZOR/Urmel aus dem Eis (2006): Eski çağlardan günümüze bir buz kütlesinin içinde mahsur kalarak gelmeyi başaran Impy isimli dinazor yavrusunun, tropikal bir adada diğer sevimli canlılarla başından geçen maceraları.
7. PRENSES LİSSİ VE KARADAMI YETİ/Lissi und der Wilde Kaiser (2007): Karadamı Yeti’nin, şeytanın elinden kurtulabilmesi için tek şansı en güzel kadını ona götürebilmesidir. Yeti bu yüzden Prenses Lissi’yi kaçırır ve Prens Franz eşini kurtarabilmek için Yeti’nin peşine düşer.
6. BACK TO GAYA (2004): Zino ve Mucit Boo’nun Gaya isimli evrendeki maceraları. İlk Alman bilgisayar animasyonu.
5. KÜÇÜK KUTUP AYISI/Der Kleine Eisbar (2001): Lars isimli yavru kutup ayısıyla en yakın arkadaşı Robbie isimli yavru fokun maceraları.
4. LAURA’NIN YILDIZI/Lauras Stern (2004): Laura, gökyüzünden düşen bir yıldızı kurtarır ve iyileşmesine yardım eder. Laura ve kuyruklu yıldız arasında geçen şirin bir dostluğun hikayesi.
3. ÜÇ HAYDUT/Die Drei Rauber (2007): Ormanda suç işleyerek yaşayan üç haydut ve kaçırdıkları küçük kız Tiffany’nin tahmin edilemez şekilde değişen hayatları üzerine enfes bir animasyon.
2. FELIDAE (1994): Türk asıllı Alman yazar Akif Pirinçci’nin aynı isimli romanından uyarlanan, faşistliği kedilerin dünyası üzerinden anlatarak eleştiren başarılı bir animasyon film.
1. PRENS AHMED’İN MACERALARI/Die Abenteuer des Prinzen Achmed (1926): Bu film, kopyaları elimize ulaşabilmiş en eski animasyon. Daha önceden yapılmış birkaç animasyon film olmasına rağmen kopyaları yandığı ve yok olduğu için günümüze ulaşamamış durumdalar. 1001 gece masallarından izler taşıyan, silüet animasyon tekniğiyle oluşturulmuş bu animasyon Alman animasyon sineması için henüz aşılamamış bir başyapıt olarak duruyor. Her animasyon sever, her sinemasever mutlaka izlemeli.
1983 yılında dünyaya geldi. 2014 yılında “Animasyon Sineması ve Hayvan Karakterleri”, 2017 yılında “İntihar Teorisi” (roman) ve 2020 yılında “Animasyon Sinemasının Yüz Yılı” isimli kitapları yayınlandı. Okumaya, izlemeye ve yazmaya devam ediyor.