Dünya klasiklerinden Grim Kardeşlerin halk edebiyatı ürünlerinden derleyerek yazılı edebiyata kazandırdığı halk masallarından Rapunzel’i çoğu kimse bilir.
Evli bir çiftin yıllarca çocukları olmamıştır. Bir gün hamile kadının canı büyücü komşusunun bahçesinde yetiştirdiği turplardan yemek ister. Fakat kocası turpu istemek yerine çalar. Sonucunda doğacak olan bebeklerini büyücü komşusuna vermek zorunda kalırlar. Büyücü kadın Rapunzel adını verdiği bu çocuğu yüksekçe bir kuleye kapatır dış dünya ile irtibatını keser. Bütün masallarda olduğu gibi bu masalda da mantık dışı bir eylem gerçekleşir. Hamile eş bilinç dışı, mantığa uymayan bir düşünce, davranış boyutuna geçer. Psikanalitik kuramın kurucusu Freud’a göre ilkel benlik denilen id’in o an dürtülerden gelen uyaranlarla biyolojik olarak doyurulması (komşunun bahçesindeki turplar yeme ihtiyacı gerilim ) ve bu dürtülerin psikolojik olarak tatmin edilmesi (turpun yenilmesi ) gerekir. Bu gerginlikten kurtulmak için aranan haz arayışı ertelenemediği veya engel olunamadığı için Tıpkı bu masalda olduğu gibi sonucu çoğu zaman hüsran ile sonuçlanır.
Sosyal adaletsizliklerin yoğun olduğu 1800’lü yıllar Avrupa’sında sıradan halk (köylüler) zengin sınıfın ve kilisenin malı gibiydi. “Hedefe giden yol mubahtır” düşüncesinin benimsendiği o dönemde halkın hiçbir sosyal ve siyasi hakkı yoktu. Yarı aç, yarı tok yaşayan bu insanlar arasında hırsızlıklar, tacizler had safhadaydı. Fakirlik yüzünden çocuklarını zenginlerin evine hizmetçiliğe veya evlatlık olarak veren ailelerin yaşadığı dramlar masallara konu olmuştur. Rapunzel’in açlık ve sefalet içindeki bir hayata gözlerini açacağı düşüncesivn de ayrıca büyücü kadının şerrinden korunma içgüdüsü ile ailenin evladını büyücü kadına vermesi o dönemin çaresizliğinin sanki bir kanıtı gibidir.
Rapunzel masalından uyarlanarak yapılan, Karmakarışık (Tangled) animasyon filmi ilk başta Rapunzel masalına benziyor olsa da temelde birçok farklılık söz konusu. Tangled masal tadında bir animasyon filmi. Masal tekerlemesi ile başlayıp farklı bir ruh haline girmenize yardımcı oluyor. Böylece bu telkin sayesinde hiçbir şeyin imkânsız olmadığı hissi uyandırıyor. Düşünü kuramadığınız, hayal bile edemediğiniz büyülü atmosfere doğru bir yolculuğa hazırlıyor izleyeni.
Filmde kral ve kraliçenin bir bebeği olacaktır. Ama kraliçe ölümcül bir hastalığa tutulmuştur. Saray efradı bir mucize arayışı içindeyken her derde deva “altın çiçeğin” kraliçeye iyi geleceği söylenir. Altın çiçek Gotel adındaki büyücü kadının gözetiminde bir yerdedir. Gotel bu çiçeğin yerinden sökülüp alındığında çirkin ve yaşlı görüneceğini bilmektedir. Onun için yaşam kaynağı olan bu çiçek her ne pahasına olursa olsun başkalarının eline geçmemeliydi. Filmdeki olay kurgusu çiçeğin üzerinden gelişir ve soruların cevabı çiçektedir. Çiçek bulunup yerinden söküldüğünde büyücü kadın istemediği bir çirkinliğe tekrar bürünür. Kral ve kraliçenin aylar sonra doğan bebeği Rapunzel, çiçeğin büyüsünü saçlarında taşımaktadır. Nasıl mı? Altın sarısı saçların iyileştirme gücü vardır.
O halde o gücün tekrar ele geçmesi gerekir. Rapunzel’in doğum gününde Gotel, bebeği kaçırır ve yüksekçe bir kuleye kapatır. Rapunzel yıllarca büyücü kadını annesi zannederek büyür.
Filmde büyücü kadının Rapunzel’i kaçırmasının güçlü bir gerekçesi var iken masaldaki gerekçe basit bir hırsızlığın sonucu evli çiftti cezalandırmak gibi görünüyor. Senin olmayan bir şeyi gizlice almanın bedeli ağır sonuçlar doğurur. Bu bağlamda düşünüldüğünde filmdeki kurgu ve gelişen yan olaylar filme aksiyon katmış. Çiçeğin gücü, çiçekten Rapunzel’e geçen sihrin gücünü elinde tutmak isteyen büyücü kadının hırsı… Flynn’ın hırsızlık yüzünden kaçması, Rapunzel’in gökyüzünde gördüğü fenerlerin sırrını öğrenme merakı… Saray atının Flynn’ı yakalama gayreti, hırsız çetesinin Flynn tarafından çalınan mücevher dolusu çantayı geri almak için verdikleri mücadele… Filmin hikâyesini oldukça güçlendirmiştir.
Görsel anlatımlarda hikâyeye yön verecek karakterlerin kişilik analizleri oldukça detaylı bir şekilde işlenir. Jest ve mimikler, duygular, duruş, cüsse, o karakterin nasıl bir kişilikte olduğu ile ilgili tüm detaylar karakteri daha iyi tanımamıza yardımcıdır. Tangled (karmakarışık) filmindeki mekânlar, karakterler, sesler ve görüntülerin izleyici üzerindeki etkileri aynı şekilde algılanırken çağrışımları farklıdır. Bazen bir masalın filmi okumadaki tadı vermeyebilir. Bazen de film masaldan daha iyi bulunabilir. Buradaki ustalık, senaryonun görsel anlatımlarla zenginleştirilmesi ve karakterlerin izleyici üzerinde bıraktığı etkidir.
Masallarda yer, tasvirler, karakter tahlilleri çok detaylı anlatılmayıp okuyucunun hayal dünyasına bırakılmıştır. Kulenin nasıl bir yerde, görüntüsü ile ilgili bir betimlemeye rastlanmazken büyücü kadın ve Rapunzel ile ilgili hiçbir detay belirtilmemiştir. Aralarındaki ilişki bir anne kız ilişkisi mi, yoksa tutsak ilişkisi mi belli değil. Büyük bir ihtimal herkesin aklına gelen Rapunzel’in orada bir tutsak hayatı yaşadığı görüşüdür. Film de ise bir anne kız ilişkisini görebilmek mümkün. Saçlarını tarayan, sevdiği yemekleri pişiren, onu kucaklayan ve seven bir anne görünümü…
Rapunzel’in en büyük hayali her doğum gününde gökyüzünde gördüğü fenerlerin olduğu yere gitmek. Kulenin dışındaki dünya ve fenerler Rapunzel’in bundan sonraki hayatını şekillendirecek iki unsurdur. Acaba dünya nasıl bir yer? Yılda bir kez gördüğü bu fenerlerin anlamı nedir?
Hem film de hem de masalda Rapunzel’in uzun saçları büyücü kadının kuleye çıkmasına yarayan bir figür. Rapunzel’in kuleden aşağıya sarkan saçları filmde önemli bir unsur. Bir kement gibi kullanılan bu saçlar zorda kaldığı durumlarda en büyük yardımcıdır. Rapunzel saçlarını aşağıya inmek için neden kullanmadı? Bunu yapmıyor olmasının nedenleri anne sözü dinlemek, onu üzmemek veya her şeyi bilen, çocuğunu iyiliği için uğraşan anne modeli mi? Ya da dünya çok kötü ise risk almaya değmez, başına ne geleceğini bilmeden emin ve güvende olduğunu bildiğin bir yerde yaşamak daha iyidir görüşü mü?
Varoluşçu terapinin savunucularından Karen Horney insanların kaygılardan kurtulmak için itaat ettiklerini söyler. Masalda kuleden aşağıya inmeme nedeni büyük bir ihtimalle güce karşı korku gibi algılanabilir. Kim bilir masalda büyücü kadın onu ne ile tehdit etmiştir? Filmdeki bu tehdit dış dünyanın kötülüğü üzerine kurgulanmıştır.
Rapunzel’in kahramanı ile ilk yüz yüze gelme anı masaldan farklı olarak bir prens değil Flynn Rider olarak tanınan kaçak bir hırsızdır. Askerlerden ve de çok zeki olan saray atı Maxi’den kaçar. Bu kaçış sırasında kendini hiç bilmediği bir yerde bulur. Gördüğü muhteşem uzunca bir kule onu şaşırtır ve merakla yukarıya çıkar. Rapunzel yıllarca dinlediklerinin etkisiyle gelen yabancının onun saçları için geldiğini düşünür. Onu bayıltarak kendini korumaya alır. Ne zamanki annesi zannettiği büyü kadınla tartışmaya girdiği ana kadar. Dışarıdaki dünyayı merak eden ve annesinden izin koparmak isteyen Rapunzel ömür boyu kuleden çıkamayacağını duyunca büyük bir hayal kırıklığına uğrar. Ve işte o andan itibaren kuleye giren kişi onun için artık bir kurtarıcıdır. Rapunzel yeniden hayata gözlerini açmış gibidir. Flynn ile beraber kuleden iner ve hayalini gerçekleştirmek için yollara koyulur.
Hayâl kurmak insanları mutlu eden bir düşüncedir. Her hayâl bir şeylerin değişeceğine işarettir. Yapılan araştırmalar hayal kurma ile beynin programlandığını ve pozitif bir alan yaratıldığını kanıtlamıştır. Böylece beyin hayalin gerçekleşmesi için sanal görüntüler yayarak o şeyin gerçekleşmesi için çalışır. Hayale ulaşabilmemiz için gerekli ipuçlarını verir.
Rapunzel’in hayali birçok olumsuzluğa rağmen gerçekleşmek üzeredir. Nihayet Flynn ile birlikte sarayın düzenlemiş olduğu ışıklı fenerleri izlemeye gider. Bu yolculuk süresince iki genç arasında oluşan duygusal yakınlaşma her ikisinin de ilerideki hayallerine kapı aralar. Ama bu hayâl Gotel’in eski hırsız çetesini kandırması ve Flynn’ı esir almasıyla yarıda kalır. Olup bitenlerden habersiz olan Rapunzel için artık hayat eskisi gibi değildir. Sanki yüreğinin bir parçasını geride bırakır. Flynn ile yaşadıklarının sonucunda yaşamı boyunca eksik bırakılan parçaları birleştirir. Kayıp prensesin kendisi olduğunu anlar. Flynn’ın sevgisi için Büyücü kadının sevdiği adama vereceği zararı engellemek için kuleye döner. Sevgi, fedakârlık gerektirir düşüncesi ile Rapunzel ikinci kezhayatını Gotel’ın ellerine bırakır. Tıpkı tüm sevenler gibi… Tabi ki bu aşk karşılıksız kalmayacaktır. Flynn’ın ise daha yapacakları bitmemiştir…
Yararlanılan kaynaklar
Yazgan, İnanç B, Ercüment Yerlikaya, E. (2012) Kişilik Kuramları: Pegem Akademi Yayınları, Ankara
http://stat.gogo.mn/blog/8/65008/electro4ever/tangled.jpg
http://www.tersninja.com/wp-content/uploads/2010/12/t-1.jpg
Grimm Kardeşler (2008) Grimm Masalları ( 1) (Reğinobalı. N,Çev ) Can Çocuk, İstanbul
1983 yılında dünyaya geldi. 2014 yılında “Animasyon Sineması ve Hayvan Karakterleri”, 2017 yılında “İntihar Teorisi” (roman) ve 2020 yılında “Animasyon Sinemasının Yüz Yılı” isimli kitapları yayınlandı. Okumaya, izlemeye ve yazmaya devam ediyor.